Geleceğin madenciliği IMMAT’ta

Kongreye katılan Virginia Kömür ve Enerji Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Michael E. Karmis, “Madencilikte sorunların çözümü artık dijitalleşmeden geçiyor. Bu teknolojinin uygulayıcıları, dünyadaki tüm dengeleri değiştirebilir. Madencilikte oyun kurucu bir ülke olmak sizin elinize ” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ ve TMMOB Maden Mühendisleri Odası işbirliğiyle düzenlenen MINEX - 8. Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nda sektör deneyimi, bilim ve teknoloji alanındaki son gelişmelerle zenginleşti.  TMMOB Maden Mühendisleri Odası İzmir Şubesi tarafından gerçekleştirilen IMMAT – 7. Uluslararası Maden Makinaları ve Teknolojileri Kongresi ile zenginleşen fuarda uluslararası bilim insanları, üreticiler, uygulayıcılar ve son tüketiciler olmak üzere maden sektörünün tüm paydaşları bir araya geldi.

Almanya, Amerika, Çin, İngiltere, İran, İspanya ve Ukrayna başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen bilim insanları, kaliteli üretimi artırıp tüketimin iç piyasada yaptırılması için bir araya geldi. Üretimin her aşamasında kullanılan yöntemleri derinlemesine inceleyen uzmanlar, gelişen teknolojik koşullarda maksimum verimliliği elde edebilmek adına madenciliğin dijitalleşmesi ve tam mekanize sistemlerin üretim süreçlerindeki etkilerini vurguladı. Kongre,  yerli üretimi yaygınlaştırma ve dış piyasaya yapılan döviz kaybını azaltmaya yönelik bir yol haritası çizdi. Türk üreticiler, kaliteli üretimde dünyanın üzerinde durduğu uluslararası standartlar hakkında bilgi sahibi oldu. Kongrenin önemli konuşmacılarından biri de Virginia Kömür ve Enerji Araştırmaları Merkezi (Amerika) Müdürü Prof. Dr. Michael E. Karmis oldu. Aynı zamanda Virginia Teknik Üniversitesi Maden ve Mineral Mühendisliği Bölümü’nde akademisyenlik yapan ve ocak tasarımı, tabaka kontrolü, iş güvenliği, iş sağlığı gibi çok çeşitli konularda yayınları ve ödülleri bulunan Prof. Dr. Karmis, geleceğin madenciliğinde teknolojik devrime vurgu yaptı.

Teknoloji devrimi dengeleri değiştirir
2015 ve 2017 yılları arasında şirketler artık inovatif değişiklikler hazırlamaya başladığını belirten  uzman mühendis, “Evrimsel ve devrimsel olarak iki yola ayrıldı bu süreç. Evrimsel teknolojide makinalar var. Devrimsel teknolojide ise teknolojiyi tamamen değiştiriyorsunuz. Teknolojiyi bir sisteme entegre etmek değil ihtiyaçlarımız doğrultusunda tüm sistemi yeniden tasarlamak öne çıkıyor. İnsanlar artık daha hızlı, daha akıllı, daha küçük ve görünmeyen bir dijital madenden bahsediyor. Dijitalleşme gelecek madeninin en önemli unsurudur. Atık yönetimi, su kullanımı, çevresel sorunlar, ekonomik sorunlar, belirsizlikler, sermaye erişimi, hammadde gibi konuların çözümü dijitalleşmeden geçer. Akıllı maden altyapısı verimliliği artırır, iş performansını optimize eder ve ekosisteme verilen zararlara çözüm üretir.  Bu teknolojinin uygulayıcıları, dünyadaki tüm dengeleri değiştirebilir. Madencilikte oyun kurucu bir ülke olmak sizin elinize ” dedi.

Geleceğin madeni kabuğunu kırıyor
Dev veri, yapay zeka, sanal ve artırılmış gerçeklik gibi konular gündemde olduğu bir dönemde yıllardır verilerle ne yapılacağının bilinemediğini dile getiren Prof. Dr. Karmis, “Yıllardır bir sürü bilgi var elimizde fakat bunlarla ne yapacağımızı bilmiyoruz. Dördüncü sanayi devrimini yaşıyoruz. Nesnelerin interneti dediğimiz çağda artık makinalar insan müdahalesi olmadan birbiri ile etkileşime geçebiliyor. Böyle bir dönemde geleceğin madeni de artık devrim yaratmaya çalışıyor. Teknolojiye ek olarak sürdürülebilir bir gelişme kültürü içine girdik. Bu kültürde çevresel sorunlar, su tüketimi, insan güvenliği gibi ekosistemi ve insanın maksimum iyiliğini elde etmek için önlemler alınıyor. Atıkların değerlendirilmesi üzerinde durularak yüksek değerli zincirler oluşturuluyor. İşte bu sebeple madencilik yolu çok muazzam bir faaliyettir ve geleceğin ekosistemi ile iç içe ilerler” dedi.  

Madenciler dijital ekosistemin bir parçası
Madencilikte verimin maksimize edilip sağlık, güvenlik ve çevresel faktörlere önem verildiğini belirten uzman mühendis, “Bütün bu teknolojiler şu anda uygulanabiliyor. Madencilik operasyonunda yapay zeka, özerk sistemler ve robotiklerin hepsi artık standart birer araç. Üç yıl önce Las Vegas’ta bir fuarda sürücüsüz kamyon çıkmıştı. Bir milyon ton maden taşıyor ve sıfır riski var. Şu an 80 tanesi aktif olarak kullanılıyor, 2019 sonu itibariyle sayıları 140’ı geçecek. Üç boyutlu baskıyla yapılan kazı makinaları çıktı. Yedek parça ihtiyacı yok artık çünkü onu kendiniz yapabiliyorsunuz.  Madencilerin yeni dijital ekosistemin dönüştürülmesinde önemli bir yeri olacak. Geleceğin madencileri teknolojiyi satın almayacak; onu kendi operasyonları için tasarlayacak ve bunun her adımında olacak. Dijital öncelik insanlarla ilgilidir. Gerekli olan değişikliği yönetmek bize kalmıştır. Geleceğin madenciliği artık bugünün madenciliği oldu. Ufuk tam karşımızda duruyor” şeklinde konuştu.